“Süleyman’ın emrine de rüzgarı verdik. Sabah gidişi bir aylık, akşam dönüşü bir aylık yol idi. Erimiş bakır menbaını da ona sel gibi akıttık. Hem Rabbi’nin izniyle elinin altında cinlerden de çalışan vardı. Onlardan da kim emrimizden dışarı çıkarsa ona ateş azabından tattırırdık.” (Sebe 12)
“Bunun üzerine biz rüzgarı onun emrine verdik. Onun emriyle istediği yere yumuşacık akardı.
Dalgıç ve yapı ustası şeytanları da.” (Sa’d 37 – 38)
“Bereketli kıldığımız yere doğru, Suleyman’ın emriyle yürüyen şiddetli rüzgarı, onun buyruğuna verdik. Biz her şeyi biliyorduk.
Onun için dalgıçlık yapan ve bundan başka işler de gören şeytanlardan da onun buyruğu altına verdik. Onların hepsini biz gözetiyorduk.” (Enbiya 81 – 82)
Şeytanların / Kafir cinlerin, Süleyman’ın emri altında çalışmaları, denize dalarak Süleyman için oralardan çeşitli inci ve mercanları, çeşitli mücevherleri çıkarmaları ve onun için binalar, sanat eserleri vb. şeyler yapmalarıdır.
Özellikle define / gömü işleriyle ilgilenenler arasında; Cinlerin defineyi sahiplendikleri, defineyi oraya saklayanlarca muhafaza etmesi için bir nevi büyü / tılsım ile bekçiliğe görevlendirildikleri oldukça yaygın olan meşhur inançlardan biridir. Hatta maden aramada kullanılan dedektör altını/gömüyü tesbit ettiği yerin kazılması sonrasında orada olmayıp, farklı yerden sinyal verdiği gibi yer değiştirdiği iddialarında bulunanlar da olmuştur.
Definenin mahalline yaklaşınca, definecilerin başına çeşitli kazaların meydana geldiği vb. rivayetler de anlatılmaktadır.
Tüm bunlar hakkında ne Kur’anda ne sünnette bir nass yoktur. Bu sebeble kat’i olarak bir yanıt vermek mümkün değildir.
Kuran-ı Kerimde, kafir cinlerin Süleyman (a.s.)ın emrine verilerek denizin dibinden çeşitli mücevvehrat çıkarma işiyle görevlendirildikleri ayetle sabittir. Cinler, bu görevde Allah’ın izniyle çalışmakta idiler. Süleyman (a.s.)’ın peygamber olması hasebiyle, Allah (c.c.)nin kendisine hükümranlık vermesi için böyle bir ikramda bulunması doğaldır.
Cinlerin, denizin dibinden çeşitli mücevheratı tesbit edip su üstüne çıkarabilme kâbiliyetlerinin olduğu anlaşılmaktadır.
Peygamber olan Süleyman (a.s.)’ın bu ilmine vâkıf ve; Allah’ın kendisine cinlerin hizmetine verdiği bir kimsenin varlığı bu meselede cevap verebilmek için bilgi sahibi olunması gereken asıl meseledir. İhtilaf da bundan dolayıdır. Bu konuda elimizde detaylı bir bilgi olmadan daha fazla konuşabilecek durumda değiliz.
Fakat define aranan yerler genelde ıssız, terk edilmiş, pis ve hatta mezarlar olması nedeniyle kişiye cin musallat olması ihtimali yüksek olan yerlerdir. Sebebi ise cinlerin buraları mesken edinmeleridir. Define aranan mekanda cinlere zarar verecek veyahutta onları rahatsız edecek bir eylemde bulunmak cin çarpmasına sebep olabilir.